G-ABD 21 Eylül 2004
ABD, İran ve Türkiye – Kerry ve Irak
İran'ın nükleer programı önümüzdeki dönemin en önemli konusu olmaya adaydır. Türkiye’nin bu konunun diplomatik, stratejik ve teknik yönünü çok yakından takip etmesi gerekir. Konu Türkiye'yi de çok yakından ilgilendirmektedir. Önce Türkiye'nin kapısının bu programı askeri önlemlerle durdurma girişiminin bir parçası olması için çalınması gündeme gelebilecektir. İran'ın nükleer güç olması halinde ise Türkiye’nin nükleer bir komşu ile yaşamayı öğrenmesi gerekecektir. İran'ın nükleer güce sahip olması Orta Doğu'daki dengelerde önemli olacağı kesin ama şekli belli olmayan etkiler yaratacaktır. İran'ın nükleer güce sahip olması Türkiye'yi benzer arayışlara itebilir. Hava kuvvetlerini daha da güçlendirmek yolu ile İran'a karşı bir caydırıcılık sağlamanın yeterli olacağını iddia edenler de bulunmaktadır. Bu yol İran tarafında Türkiye için gerekli bir caydırıcı etkiyi yaratsa da İran’ın nükleer güce ulaşmasının üçüncü tarafların -özellikle Güney ve Doğu komşularımızın- gözünde İran'ın etkinliği ve prestijinin Türkiye'nin önüne geçmesini engellemeye yetmeyebilir.
Demokrat aday John
Kerry şimdiye kadar Irak ile ilgili yaptığı en kapsamlı değerlendirmesinde Bush Yönetimi’nin Irak ile ilgili olarak Amerikan halkını aldattığını, Saddam’ın savaştan önce ABD için ivedi bir tehdit olmadığını, savaştan sonra Irak’ın teröristler için bir eğitim alanı haline geldiğini, Bush’un çok büyük bilgilendirme, hesap, değerlendirme ve yönetim hataları yaptığını ve “beceriksizlikte ısrar” ederek Amerika’nın güvenliğini zayıflattığını iddia etmiştir. Kerry ayrıca Irak ile ilgili olarak Irak güvenlik güçlerinin eğitimi konusunda ciddi olmak, uluslararası destek toplamak, yeniden yapılanma konusunda daha çok çaba harcamak ve seçimlerin mutlaka gerçekleşmesini sağlamak gibi bazı önerilerde de bulunmuştur. Demokrat aday eğer kendi fikirleri hemen uygulanmaya başlanırsa önümüzdeki yazdan itibaren Irak’tan asker çekmeye başlanılabileceğini ve dört yıl içinde de tüm askerlerin çekilmiş olacağını iddia etmektedir. Bush ekibi ise Kerry’nin planının “yenilgiyi kabul etmek ve çekilmek” olduğunu iddia etmektedir. Kerry’nin hedeflerinin genelde olumlu olmakla beraber
pek detaylı, gerçekçi ve yeni olmadığı yorumları yapılmaktadır. Ancak bu eleştiri yaparken son dönemde Bush’un Irak ile ilgili söylemi değilse bile eylemlerinin Kerry’ye yaklaştığı ve
Bush’un yaptığı hatalarla geriye ABD için pek de iyi seçenekler bırakmadığı da unutulmamalıdır. (Şanlı Bahadır Koç, ABD Masası, Araştırmacı)