G-ABD 07 Temmuz 2004
Pakistan, ABD ve “Yüksek Değerde Hedefler”
Bush’un terörle mücadele konusunda Kerry’den daha iyi olduğunu düşünen Amerikalıların oranı azalmakta ve hatta bazı kamuoyu yoklamalarında bu konuda Kerry öne geçmektedir. Yakın zamana kadar Bush’un seçimlerdeen büyük kozu olan bu konuda üstünlüğü kaybetmesi halinde seçimleri kazanması çok güç olacaktır. Bu arada Amerikan Yönetiminin son dönemde Pakistan’a Bin Laden, Zavahiri ve Molla Ömer gibi bu ülkede olduğu düşünülen “yüksek değerde hedefleri” Amerikan seçimlerinden önce ve hatta -Demokrat Parti Kongresinin yapılacağı- Temmuz sonunda yakalaması konusunda baskı yaptığı
iddia edilmektedir. Pakistan’a, ileri düzeyde Amerikan silahları alma hakkı veren “Nato-dışı önemli müttefik” statüsünün verilmesi, İran, K. Kore ve Libya’ya nükleer konularda bilgiler verdiği ortaya çıkan fizikçi A. Han konusunda Müşerref’e Amerikan Yönetimi tarafından fazla eleştiri yapılmamış olması ve bu ülkeye üç yıl için 5 milyar dolarlık bir yardım paketi konusunda Kongre’nin zorlanmasının da bu istekle ilişkili olduğu iddia edilmektedir. Hatta bir ihtimal bu “pakete” Pakistan’ın çok istediği F-16 uçaklarının da dahil edilebileceği düşünülmektedir.
Ayrıca Pakistan’ın “yüksek değerde hedeflerden” birini ABD’ye teslim edemezse Han ve nükleer sırların yayılması konusunda Bush Yönetiminden ve bu konularda daha fazla müdahil olması beklenen muhtemel bir Kerry Yönetiminden ciddi baskı görebileceği endişesi vardır. Yakın zaman kadar Türkiye’de olduğu gibi Pakistan’da da Washington’da Cumhuriyetçi bir yönetimin olmasının daha iyi olduğu düşüncesi genel kabul görmektedir. Pakistanlılar Demokratların genel olarak Hindistan’a daha yakın olduğunu düşünmektedirler. Örneğin Clinton döneminde ABD Hindistan’a yaklaşırken eski müttefiki Pakistan’dan uzaklaşmıştır. Bu iddiaların doğruluk derecesi belirsizse de – Demokratlar Bin Laden’in yakalanma ihtimaline karşı ön alıyor olabilirler- Müşerref’in son dönemde Afgan sınırındaki dağlık bölgelerde askeri faaliyetleri tüm askeri ve iç siyasi risklere rağmen arttırmasını kanıt olarak görmek isteyenler olacaktır. Benzer iddialar Suudilerin petrol fiyatlarının düşmesine katkıda bulunarak Bush’un seçilmesine yardım edecekleri şeklinde de yapılmıştı ama ekonomi ve güvenlikle ilgili diğer gelişmeler Suudilerin bu sözleri tutmasına imkan vermemişti. Kerry’nin dış politika konusunda yaptığı konuşmalarda petrol olan bağımlılığın azaltılması ve Suudi Arabistan ile daha mesafeli bir ilişki kurulmasına vurgu yaptığı görülmektedir. (Şanlı Bahadır Koç, Amerika Araştırmaları Masası, Araştırmacı)