Bu sitedeki yeni mesajları e-mail ile almak istiyorsanız lütfen ajp1914@yahoo.com adresine yazınız
G-ABD 01 Haziran 2004
Petrol fiyatları ve ABD
Bir yandan dünya ekonomisindeki büyüme, diğer yandan da dünya toplamının dörtte birine yakın rezervleri, petrolü ucuza mal etmesi ve ekstra üretim kapasitesi nedeniyle dünyanın en önemli petrol üreticisi olan S. Arabistan’ın terör saldırıları ile petrol sanayiinin peformansının etkilenme ihtimali ve hatta bu ülkedeki rejimin tehlikeye girebileceği endişesi, son dönemde petrol fiyatlarındaki artışın en önemli nedenleri arasındadır. S. Arabistan, Rus, Kafkas ve Afrika petrolü devreye girdiği halde önemini korumaktadır. Çin ve Hindistan’ın gelecekte petrol talebinin ciddi şekillerde artacağı düşünülürse, petrol sektöründe önemli yatırımlar yapılmaması ve/veya diğer ülkelerin tüketimlerini azaltmamaları halinde dünyanın belki petrol rezervleri değil ama üretim kapasite açısından sıkıntı yaşayabileceği söylenebilir.
Varil fiyatı 40 doları aşsa da aslında reel rakamlarla bakıldığında petrolün geçmişteki kriz dönemlerinden daha ucuz olduğu söylenebilir. Bu arada ABD’de, Avrupa’ya oranla çok düşük olan fiyatların ek vergilerle yükseltilerek tüketimin kısılmasını ve Stratejik Petrol rezervinin kısmen eritilerek petrol fiyatlarındaki artışın önüne geçilmesini savunanlar artmaktadır. Ayrıca John Kerry dört maddelik dış politika planında ABD’nin Köfez petrolüne olan bağımlılığını azaltma görüşünü ortaya koyduktan sonra Başkanlık’a gelmesi halinde demokratikleşmenin değil istikrar ve güvenliğin en büyük önceliği olacağını açıklamış olması dikkate değerdir. S. Arabistan ile ABD arasındaki sorunlu ilişki Kerry kazansa da –hem belki de artarak- devam edecek gibidir. Suudi Arabistan’daki iç durumun da bundan üç yıl sonra istikrarlı olacağını düşündüren pek bir şey yoktur. Bu arada, ABD’nin Türkiye’den gerçek ve spekülatif üs talepleri ile ilgili düşünmeye başlamadan önce şöyle bir sınıflandırma yapmak yararlı olabilir: İlave üs, üslerin kapasitesinin arttırılması, üslerdeki gücün büyüklüğünün arttırılması, üslerde eğitim dışında faaliyetlere izin verilmesi, deniz üssü, Karadeniz gibi coğrafi olarak yeni bir bölgede üs istenmesi. (Şanlı Bahadır Koç, Amerika Araştırmaları Masası, Araştırmacı)